ABD’nin New York kentinde başlayan BM Genel Kurulu, bu yıl adeta Filistin zirvesine dönüştü. Erdoğan, burada beklenen konuşmasını yaptı ve önemli mesajlar verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Tarihi Konuşmasından Satır Başları
“Genel Kurul’un tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sizlere bu kürsüden bir kez daha hitap etmekten büyük bahtiyarlık duyuyorum. Konuşmamın başında, Mahmud Abbas’ın bugün burada aramızda olamamasından duyduğum üzüntüyü ifade etmek isterim. Biz, sesi kısılmak istenen Filistin halkının sesini duyurmak için buradayız. Filistin’i tanıma kararı alan ülkeleri tebrik ediyor, henüz tanımayan ülkeleri harekete geçmeye çağırıyorum.”
“BM’nin 80. yaşını kutlarken, kuruluş şartlarının ruhuna gölge düşüren olaylar yaşanıyor. Gazze’de soykırım devam ediyor. Biz toplantı halindeyken bile siviller katlediliyor. Gazze’de ölen sivillerin sayısı 65 bini geçti, bunların 20 binden fazlası çocuk. Her saat bir çocuk acımasızca hayattan koparılıyor. Bunlar sadece sayılar değil; her biri masum bir can. 21. yüzyılda, medeni dünyanın gözleri önünde açlıktan ölen çocuklar var ve bu trajedi devam ediyor.”
“Bu İnsanlığın Dip Noktasıdır”
“Böyle bir gaddarlığın makul bir sebebi olabilir mi? Bu utanç manzarası, Gazze’de 23 aydır her gün devam ediyor. 2,5 milyon Gazzeli her gün yerinden ediliyor, göçe zorlanıyor. Gazze’nin sağlık yapısı tamamen çökmüş durumda. Elleri, kolları, bacakları olmayan masum çocuklar, bugün Gazze’nin fotoğrafını oluşturuyor. Hangi vicdan buna sessiz kalabilir? Böyle bir dünyada huzur olur mu? Hepimiz anne babayız; evlatlarımız ve torunlarımız var. Gazze’de çocukların elleri ve kolları, anestezi yapılmadan kesiliyor. Bu insanlığın dip noktasıdır. İnsanlık 21. yüzyılda böyle bir vahşet görmemiştir. İsrail, şu ana kadar Gazze’de 250 gazeteciyi kasıtlı olarak öldürdü ve bölgeye tüm girişleri yasakladı. BM ne yazık ki kendi çalışanlarını bile koruyamamıştır.”
“Bir İşgal ve Soykırım Politikasıdır”
“Gazze’de bir savaş yoktur; iki taraftan söz edilemez. Bir tarafta düzenli bir ordu, diğer tarafta masum siviller ve çocuklar vardır. Bu bir işgal, tehcir, soykırım ve toplu kıyım politikasıdır. İsrail, Gazze ve Batı Şeria ile yetinmeyip Suriye, Lübnan, İran ve Yemen’e de saldırıyor. Vadedilmiş topraklar saplantısıyla İsrail, dünya barışına kast etmiştir. Kudüs bu saldırganlığın doğrudan hedefidir. Gazze’de ateşkes bir an önce sağlanmalı, saldırılar durmalı ve yardımların engelsiz girişine izin verilmelidir. Gazze’de yaşanan barbarlığa sessiz kalan herkes bu vahşetin sorumluluğuna ortaktır. Bütün devlet başkanlarına sesleniyorum: Bugün, Filistin halkının yanında dimdik durma günüdür. Gelin, cesaretinizi gösterin.”
KKTC Çağrısı
“Uluslararası toplumu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanımaya ve diplomatik, siyasi ve ekonomik ilişkiler kurmaya davet ediyorum.”
Avrupa Birliği ile Yeni Vizyon
“Önümüzdeki günlerde Avrupa Birliği ile aramızda yeni bir vizyon arzuluyorum. Bunun için AB’nin de bizim kadar istekli olması gerekmektedir.”

