Nöbetçi Eczaneler
Uluslararası Ticaret İş İnsanları ve Yatırımcılar Platformu (UTİYAP) tarafından düzenlenen Economy Talks etkinliğinin konuğu olan Doç. Dr. Filiz Eryılmaz, altın piyasasındaki son hareketliliğe ilişkin dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
“Doların ve faizin düşmesi altını destekliyor”
Altının güvenli liman özelliğini yeniden güçlendirdiğini vurgulayan Eryılmaz, “Altın, dolar ve ABD 10 yıllık tahvil faiziyle ters korelasyona sahip. Son dönemde doların zayıflaması ve faizlerdeki düşüş altına yarıyor. Son bir buçuk yılda jeopolitik riskler ve küresel belirsizlikler de fiyatları yukarı taşıdı. Dünyada para birimlerine güvenin azaldığı bir dönemde yatırımcılar alternatif güvenli liman olarak altına yöneldi” diye konuştu.
ABD Başkanı Donald Trump döneminde doların rezerv para olma statüsünde bir “güven erozyonu” yaşandığını dile getiren Eryılmaz, “ABD ekonomisi iyi performans gösterse bile Trump’ın öngörülemez politikaları nedeniyle dolar adına beklentiler zayıf. Bu da altına yönelişi hızlandırıyor” dedi.
“Küresel ekonomik düzen değişiyor”
Dünya ekonomik düzeninin yeniden şekillendiğine işaret eden Eryılmaz, kısa vadede doların rezerv para konumunu kaybetmesinin beklenmediğini ancak orta vadede bunun mümkün hale gelebileceğini söyledi.
“Trump’ın sert, kurumsal yapıların itibarını zedeleyen politikaları sürdükçe doların rezerv para statüsü tartışmaya açılabilir. Küresel dinamikler ve yeni fiyatlama modelleri değişiyor” ifadelerini kullandı.
Altında FOMO etkisi: “Yükselişi kaçırma korkusu”
Altında güçlü bir “FOMO etkisi” yaşandığını vurgulayan Eryılmaz, şunları kaydetti:
“Altının yakın vadede ciddi yükseliş göstermesi ve önümüzdeki yıl da devam edeceğine yönelik beklenti nedeniyle altına çok yüksek talep var. Her geri çekilme alım fırsatı olarak görülüyor. Girişler arttıkça fiyat yükseliyor, fiyat yükseldikçe daha çok giriş oluyor. Tam bir momentum döngüsü oluşmuş durumda. Bu nedenle altın güçlü bir düzeltme yapamıyor.”
Eryılmaz, 2026 yılında da altının yatırımcıya en çok kazandırabilecek varlıklardan biri olmayı sürdüreceğini dile getirdi.
UTİYAP Başkanı Halil Coşkun ise, zorlu geçen 2025’in ardından 2026 yılına ilişkin ekonomik projeksiyonları Economy Talk etkinlikleriyle hem üyelere hem kamuoyuna aktarmaya devam edeceklerini belirtti.
