Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kütüphanesi’nde düzenlenen Aile ve Kültür-Sanat Sempozyumunda önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, sempozyumu düzenleyen Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına teşekkür ederek sözlerine başladı.
“Sayın Bakanımızı ve ekibini, aynı şekilde Kurul Başkan Vekilimizi ve mesai arkadaşlarını, danışma kurulu üyelerini, koordinatörlerimizi ve tüm konuşmacılarımızı yürekten kutluyorum. Hem Kültür ve Sanat Kurulumuz hem de Aile Bakanlığımız kendi alanlarında son derece verimli, başarılı ve ufuk açıcı işlere imza atıyor. Dün başlayan ve bugün kapanışını yaptığımız sempozyum da bu çalışmalardan biridir. İki gün boyunca düzenlenen 6 oturumda akademisyenler, bağımsız araştırmacılar ve uzmanlar görüşlerini paylaştı.”
Erdoğan, dijital kültürden sanat ve medyaya, aile içi iletişimden nüfus politikalarına, kentleşmeden aile sağlığına kadar birçok konunun ele alındığını belirterek, “Bu tartışmaların aile kurumumuz ve gençlerimiz başta olmak üzere ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını temenni ediyorum. Akademik toplantılarda yapılan tespit ve teşhisler önemlidir; teorik ve kuramsal çerçevenin iyi çizilmesi şarttır. Ancak en önemlisi, bunlardan hareketle somut ve uygulanabilir sonuçlar elde etmektir.” dedi.
“Geleceğimiz için alarm zilleri çalıyor”
Türkiye’de nüfus artış hızının düşüşüne dikkat çeken Erdoğan, şunları söyledi:
“Nüfus artış hızımız azalıyor. Doğurganlık oranına baktığımızda şu anda bir felaketi yaşıyoruz. Toplum olarak bireyselleşiyor ve bunun sonucu yalnızlaşıyoruz. Toplam doğurganlık hızı 1,48; bu, nüfusun kendini yenileme seviyesinin olan 2,10’un çok altında. Geleceğimiz açısından alarm zilleri çok yüksek sesle çalıyor. Bu ülkenin istikbalini düşünen hiç kimse buna kayıtsız kalamaz.”
Erdoğan, 2022 verilerine göre istihdamda olan kadınların toplam doğurganlık hızının 1,38, istihdamda olmayanların ise 1,72 olduğunu belirterek, “Çalışma hayatının doğurganlık üzerinde sınırlı etkisi var, şehirde kadınlar giderek yalnızlaşıyor. Kadınlar çocuk yetiştirme konusunda çoğu zaman eşlerinden gerekli desteği göremiyor. Yükün büyük kısmı kadınların omuzlarına düşüyor. Oysa Peygamber Efendimiz, ‘Kadınlar, erkeklerle birlikte bir bütünü tamamlayan diğer yarılardır’ buyuruyor. İşte mesele budur. Toplum ve aile yapımızın omurgası budur.” dedi.
Babaların rolü ve aile sorumluluğu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocukların topluma faydalı bireyler olarak yetişmesinde babalara da sorumluluk düştüğünü vurguladı:
“Bilimsel araştırmalar, ebeveynlerin evlatlarına ortak ilgi göstermesinin eğitim ve hayatın her alanında başarıyı artırdığını gösteriyor. Tüm babalara çağrım; eşlerinize daha fazla destek olun ve çocuklarınızla daha nitelikli zaman geçirin.”
“Aile kurumunun üzerine titriyoruz”
Aile kurumunun önemini vurgulayan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
“Aileye baktığımızda milleti, millete baktığımızda medeniyeti görürüz. Aile, sabrın, şefkatin ve fedakarlığın mektebidir. Cinsiyetsizleştirme dayatmaları ve LGBT gibi sapkın akımlara karşı tüm önlemleri alıyoruz. Sosyal medya ve dijital mecralarda aileyi, toplum yapımızı ve değerlerimizi hedef alan içeriklerle mücadele ediyoruz.”
2026’da gençlere destek sürecek
Erdoğan, Aile Yılı kapsamında 2026’da evlenecek gençlere desteklerin süreceğini belirterek, şunları aktardı:
“Evlenecek gençlerimize yılbaşından itibaren daha yüksek tutarda destekler vereceğiz. Doğum yardımlarına da ivme kazandırdık: İlk çocuk için tek seferlik 5 bin TL, ikinci çocuk için 5 yaşına kadar aylık 1.500 TL, üçüncü ve sonraki çocuklar için ise 5 yaşına kadar aylık 5 bin TL. 2026-2035 yıllarını ‘Aile ve Nüfus 10 Yılı’ olarak ilan ettik. Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz doğrultusunda, engellilerden yaşlılara, çocuklardan ebeveynlere kadar tüm aile ve toplum hizmetlerimizi daha etkin ve kararlı bir şekilde sürdüreceğiz.”